Kurban İle İlgili Ayetler ve Mealleri

Kurban, sadece bir ibadet değil; teslimiyetin, şükrün ve takvânın bir nişanesi… İnsanı Rabbi ile buluşturan, yakınlaştıran bir kapıdır. Kurban Bayramı’nda kesilen hayvanlar, aslında kalplerimizdeki teslimiyetin birer sembolüdür. Kur’an-ı Kerim’in birçok yerinde kurban ibadetinin hem bireysel hem toplumsal yönüne vurgu yapılır. Gelin, bu mübarek ve yakınlık vesilesi olan ibadeti yüce kitabımızdan örnekler alarak birlikte anlamaya çalışalım.

Kurban ibadetinin Allah’a bir yakınlaşma vesilesi olduğunu en kısa ve öz şekilde ifade eden ayetlerden biri, Kevser Sûresi’nin ikinci ayetidir: “Rabbin için namaz kıl ve kurban kes!” (Kevser, 108/2) Buyrulur. Bu ayet, iki ibadeti yan yana zikrederek, kulluğumuzu ne için ve kim için yapacağımızıda belirterek bize ibadeti vurgular. Duha Kurban Organizasyonu olarak, bu ilahi çağrıya kulak veriyor; gönüller ile kurbanları buluşturuyoruz.

Kurban, sadece Allah’a yakınlaşmak değil, aynı zamanda başkalarına da faydalı olabilmek ve onlara yardım edebilmektir. Hac Sûresi’nde bu ibadetin dünyevî ve uhrevî kazançları bir arada anılır: “Gelsinler de hacda kendilerini bekleyen dünyevî ve uhrevî faydaları görsünler. Allah’ın onlara ihsân ettiği kurbanlık hayvanları, belirlenen günlerde üzerlerine Allah’ın adını anarak kessinler! Bu hayvanların etinden hem siz yiyin, hem de darda kalmışlara ve yoksullara yedirin!” (Hac, 28)

İşte bu paylaşım ve dayanışma ruhunu yaşatmak için Duha Kurban Organizasyonu, sadece kurbanı kesmekle kalmaz, etlerini gerçek ihtiyaç sahiplerine adil bir şekilde ulaştırır. Kurban etleri; bir çocuğun yüzünde gülümseme, bir annenin duasında umut, bir babanın yüreğinde huzur olur. Ancak unutulmamalıdır ki, Allah katında değerli olan, kurbanın sadece zahiri yönü değil, onu kesen kişinin kalbi takvâsıdır ve Allah’a ulaşma arzusudur. Ve Kur’an’da Rabbimiz buna binaen şöyle buyurur: “Unutmayın ki, o kurbanların ne etleri ne de kanları Allah’a ulaşır. Sizden Allah’a ulaşacak olan tek şey takvânızdır…” (Hac, 37)

Bu ayet, kurbanın özüne odaklanmamızı ister. Gösterişten uzak, sadece Allah rızasını gözeterek yapılan bir ibadetin anlamı çok büyüktür. Duha Kurban Organizasyonu olarak, vekâletle kesilen her bir kurbanın önce niyetine, sonra da yerine ulaşıp ulaşmadığına dikkat ediyoruz. Hak için hakkıyla yapıyoruz. Kurbanlık hayvanların Allah’ın emriyle özdeşleşen işaretler olduğuna dikkat çeken bir başka ayette şöyle buyrulur: “Biz, kurbanlık sığırları ve develeri de sizin için Allah’ın dininin işaretlerinden kıldık. Onlarda sizin için pek çok hayır vardır…” (Hac, 36). Burada kurbanlık hayvanlar, sadece tüketim aracı değil; ibadetin, paylaşımın ve şükrün canlı temsilcileri olarak anılır. Aynı ayetin devamında bu hayırların nasıl paylaşılıp toplumsal bir rahmete dönüşeceği vurgulanır: “Onlar boğazlanmak üzere ayakta dururken üzerlerine Allah’ın adını anarak kurban edin… Onlardan hem siz yiyin, hem kanaat edip istemeyen fakirlere, hem de açıkça isteyen fakirlere yedirin…” (Hac, 36)

Bu toplumsal duyarlılıkla hareket eden Duha Kurban Organizasyonu, bağışçılarımızın vekâletleriyle kesilen kurbanları, ülkemizin ve dünyanın dört bir yanındaki ihtiyaç sahiplerine ulaştırmaktadır. Böylece kurban, bir ibadetin ötesine geçerek, ümmetin birliğini ve kardeşliğini pekiştirir. Son olarak En’âm Sûresi’nde yer alan şu ayet, müminin hayat felsefesini özetler niteliktedir. “De ki: Şüphesiz benim namazım, kurbanım, hayatım ve ölümüm hepsi âlemlerin Rabbi Allah içindir.” (En’âm, 162)

Kurban da bu bütünün ayrılmaz bir parçasıdır. Sadece yılın bir günüyle sınırlı olmayan, tüm hayatı kuşatan bir bilinçtir. Bu bilinçle yola çıkan Duha Kurban Organizasyonu, sizin emanetinizi sadakatle yerine getirir, ibadetinizin ruhuna uygun şekilde süreci yönetir. En şeffaf şekilde işlerini yürütür ve uzman ekiplerle kontrol sağlar. HAK İÇİN HAKKIYLA.